HurAyse

Ayşe Hür · @HurAyse

13th Jun 2015 from TwitLonger

Bediüzzaman Gerçeği kitabının yazarı Emrah Cilasun'dan Prof. Ahmet Akgündüz'e:


Kamuoyuna,

Maalesef sosyal medyada herhangi bir hesap sahibi olmadığım için ancak bugün itibariyle, Rotterdam İslam Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Ahmet Akgündüz’ün 2 Haziran 2015’de facebook ve twitter hesabından aşağıdaki açıklamayı yaptığını öğrenmiş bulunmaktayım. Şöyle demiş Akgündüz:

"Muhterem Kardeşlerim;
Yabancı Belgeler Işığında Bediüzzaman Gerçeği adlı bir kitap yayınlanmış. Haberlere yansıyan şekliyle inceledim. Değerlendirmelerimiz şöyledir:
1. Bu kitaptaki bahsedilen konularla alakalı belgelerin % 98'ini biz BEDİÜZZAMAN kitabımızda yayınladık ve tarihi olaylara göre açıkladık. Yeni bir şey mana itibariyle yok.
2. Yorumların bir kısmı yanlış. Bediüzzaman'ın Ermeni Tehcirine katıldığı ve Teşkilat-ı Mahsusa belgeleri ile alakalı yorumlar tamamen hakikatsızdır. Bu konularla alakalı belgelerin tamamını neşrettik ve kaynaklarını verdik.
3. Kosturma'daki bazı belgeler dışında Fransız ve Amerikan belgelerindeki durumu da izah ettik. İlk kez yayınlanan sözü mübalağadır.
Kısaca yanlış yorumlarla dolu olduğunu tahmin ettiğimiz bir kitap.
Elimize geçince ayrıntılı olarak bakacağız. Ancak burada iddia edilen meselelerin tamamını doğru ve belgelere dayalı hali esrimizin muhtelif ciltlerinde mevcuttur." (Açıklamaya ait bağlantı şudur: https://trtr.facebook.com/Prof.AhmetAkgunduz/posts/10153295940134043)

Facebook ve Twitter hesabındaki bu açıklamasında Akgündüz, dünyanın hiçbir yerinde akademik eğitim ve disiplinden gelen hiçbir bilim insanının zinhar yapmayacağı ve yapmaması gereken bir faciaya imza atmış bulunmaktadır. Okumadığı bir kitap hakkında “tahmin” yürütme becerisine sahip Prof. Dr. Akgündüz, “bahsedilen konularla alakalı belgelerin % 98'ini” kitabında yayınladığını iddia etmekte ve benim de bu belgeleri kullandığımı ima ederek hatta “ilk kez yayınlanan sözü mübalağadır” demektedir.

Şimdi kamuoyu önünde Akgündüz’ü, adını dahi doğru dürüst veremediği, Yeni Paradigmanın Eşiğinde ‘Bediüzzaman’ Efsanesi ve Said Nursî Gerçeği –yabancı arşiv belgeleriyle- adlı kitabıma ilişkin bu asılsız iddialarını ispatlamaya davet ediyorum.

Şayet, Akgündüz, kitabımda yeralan Nursî’nin adının zikredildiği 3 adet Rus belgesinin yanı sıra sayısız Fransız ve İngiliz belgesinin “%98’inin” kitaplarında (Bilinmeyen Bir Dahi, Bediüzzaman Said Nursi, Bilge Yayınları, İstanbul, 2010; Arşiv Belgeleri Işığında Bediüzzaman Said Nursi ve İlmi Şahsiyeti, c.1, Osmanlı Araştırmaları Vakfı, İstanbul, 2013 ve c.2, 2014) zaten mevcut olduğunu ispat ederse, ben, başta Nurcu camia olmak üzere kamoyundan sadece özür dilemekle kalmayacak aynı zamanda araştırmacılık ve yazarlık mesleğime de son vermiş olacağım. Fakat Akgündüz bu dediklerini ispat edemezse, başta “Bolşevik baykuşlar” dediği biz komünistlerden ve tüm kamuoyundan özür dileyip, akademik kariyerine son verecek midir?

Saygılarımla

(12 Haziran 2015)

Emrah Cilasun

Reply · Report Post