Durun Siz Kardeşsiniz!

Kaynaşmış bir kitlenin trajik hikayesi anlatılacak olan. Yolsuzluk, şike gibi olaylarda birbirininin aklını ve vicdanını ödünç alanların hikayesi.

- Yolsuzluk ortaya çıkınca “alnı secdeliyiz”, “dini bütünüz” diyenler ile şike ortaya çıkınca “Atatürk’ün takımıyız”, “cumhuriyetin bekçisiyiz” diyenler ve savunanlar eşdeğerdir.

- Adi suçu siyasallaştıran ve bunu din ve milliyetçilik üzerinden yapanlar eşdeğerdir.

- Alo Fatih’e karşı çıkıp Alo Tahir - Alo Sinan - Alo Ömer - Alo Alaattin diyenleri kahraman ilan edenler oportunisttir. Onlar için aslolan suç değil onu kimin işlediğidir. Davranışını da ona göre belirler.

- Yolsuzluk, şike ve diğer konularda ilkesiz ve riyakar davrananlar eşdeğerdir.

- Şike patlayınca “küme düşme olursa futbol batar” diyen, yeni çıkarılan 6222 no’lu yasayı ve 58. maddeyi değiştiren, suç ölçme aleti icat edip sahaya yansıyıp yansımadığını belirleyen, tüzel kişi ile özel kişiyi ayırıp sportif yargıyı yerle bir edenlerle, yolsuzluk olunca tasfiyeye girişip bazı kurumlarda yasal düzenleme yapanlar eşdeğerdir.

- 3-5 taraftarı ırkçılık yapınca 70 milyon insanı aptal yerine koyup dezenformasyonla “mideleri ağrıyormuş muz onun içindi” diyerek savunmasını yalan üzerine kurup kurumsal ırkçı olanlarla “ayakkabı kutusunda ki para bağıştı” diyenler ve savunanlar eşdeğerdir. Irkçılığı yalanlarla savunup örtenler hangi galaksiden gelmiş düşmanlardı?

- Bochum bahis şikesi dosyasına savcılık aşamasında müdahele ederek hasıraltı edenlerle, Deniz Feneri ve 17 Aralık yolsuzluğuna savcılık aşamasında müdahele edenler ve savunanlar eşdeğerdir.

- Patates hat kullanıp tarla ekimi, maden ocağı işine girenlerle kasalardaki paraları sıfırlama işine girenler eşdeğerdir.

- Varlığını her gün etrafının düşmanlarla çevirili olduğu, düşmanların kendisine çeşitli komplolar kurduğu sanrısıyla idame ettirenler, düşmansız ve komplosuz nefes alamayanlar eşdeğer faşistlerdir.

- Faşist ulus-devlet zihniyetine öykünerek ait oldukları tüzel kişiliğe güzelliklerle dolu fitrat biçip kendilerine faşizan retorik dizenler ve karşısındakileri şeytanlaştıranlar eşdeğer faşistlerdir.

- Adi suç işleyen liderlerini “yedirmeyenler” eşdeğerdir.

- Baba/lider figürü arkasında koşulsuz biat edenler eşdeğer faşistlerdir.

- Kendilerini her zaman her yerde haklı olduğunu düşünenler, üstün insan - üstün camia portresi çizenler eşdeğer faşistlerdir.

- Gezi direnişinde öldürülen gençleri futbolun pespaye ortamına araçsallaştıranlar, şike ile boğuşurken faşist sloganlarına öldürülen gençleri virgül yapanlar ile Gezi’de, Lice’de ve nice yerde gençleri öldürüp emri ben verdim diyenler eşdeğerdir. O çocuklar futbol takımı taraftarı olduğu için öldürülmedi. Ve o çocuklar adi suç ile boğuşanların, sistemin parçası olanların kendilerini kurtarma simidi değildir.

- Şike sürecinde 6 kişinin ölümüne sebep olanlar ve umursamayanlarla Gezi de, tersanede, madende ve nice yerde birçok insanın ölümüne sebep olanlar eşdeğerdir.

- Bebekten katil yaratan devlet ile adi suç işleyenlerden politik kahraman yaratanlar eşdeğerdir.

- Sahte rapor ayarlayan ve bir yandan milliyetçi retoriğe sığınanlarla sahtekarlık yapanlar için yasal düzenleme yaparak kurtarıcı olanlar ve savunanlar eşdeğerdir. Vatanseverlik alçakların son sığınağıdır demişti Samuel Johnson.

- Yolsuzluk skandalı patlayınca “bize de komplo kuruldu” diyerek pragmatizme selam duranlarla, geçmişte savunduğu şeylerin ortaklık bozulunca zıttını söyleyenler eşdeğerdir.

- 15 yıldır konjonktüre göre asker, siyasetçi, kamu personeli, atanmış, seçilmiş nice kamu çalışanı ile şen şakrak olan, kulübüne üye yapıp tribünde, halı sahada ve nice yerde beraber boy gösteren makyavelistleri sistem karşıtı figür yapanlarla kendi hegemonyasını inşaa edenleri demokrasi aşığı ilan edenler eşdeğerdir.

- Benimle iyiyp içip gezenler bana dava açmış diyenler, 6222 no’lu yasa apar topar değiştirilince başbakana, siyasetçilere teşekkür edenler, başbakanla aramıza girmeyin diyip, onunla sınır ötesi gezilerde elçilik görevi görenler ile kim federasyon başkanı olsun, kimi istersin diye soranlar eşdeğerdir.

- Mafyanın kol gezdiği, devletten ihale koparan adamların cirit attığı, siyasetin icazet verip, federasyonun emir eri, medyanın psikolojik harp merkezi olduğu futbol ortamı ile derdi olmayıp köşe başlarını tutan ağababalarına apolojist olanlarla temsili demokrasiyi otokrasiye çevirenler eşdeğerdir.

- Medya organlarındaki bazı yazarlara yalan haber yazdıran, rakip takım kadrosu aldırıp, talimat verenlerle kendi partisinin çıkarı doğrultusunda yayın yapması için medyaya baskı yapanlar eşdeğerdir.

- Havaalanında despotlarını karşılayarak övgüler dizenler ve savunanlar eşdeğerdir.

- Zor durumda kaldığında kamera karşısında ağlayanlar eşdeğerdir.

- Vefat etmiş yöneticimiz imza atmış o sorumlu imzadan diyerek öleni çıkarına meze eden, yaptığı rezalet ortaya çıkınca 70 milyon insanı aldatarak yalan söyleyenler ile madenciler güzel öldü diyenler eşdeğerdir.

- Trafoya kedi sokanlarla GS Store’a çete sokanlar eşdeğerdir.

- Tarlada çalışan reçber, madende madenci olan futbolcu yaratanlarla, yolsuzluk rüşvetlerine hediye diyenler eşdeğerdir.

Olgular değişince aynı zihniyeti, aynı algıyı gösterenler ve suçluların telaşına düşenler…

İdeoloji her şeyden önce tavırdır. Tavrı pespaye olanların ideolojilerinin hiçbir önemi yok. İster sosyalist olsun ister ulusalcı ister milliyetçi olsun ister mütedeyyin. Uzun süredir matruşkanın parçaları olanların kendilerini ve şurekalarını savunurken bazı olgularda nasıl eşdeğer olabileceğini gördük.

AKP, CHP, MHP, Sözcü, Oda TV, Cumhuriyet, Yurt, Evrensel, Aydınlık, Sol Gazetesi, Birgün, Karşı Gazetesi, Sabah, Star, Hürriyet, Milliyet, Vatan, Yeni Şafak, Akşam, Posta, Takvim, Kanaltürk, Beyaz TV, Lig TV, NTVSpor, Halk TV, Ulusal Kanal, Hayat TV, TVem, Eurosport Twitter, Uğur Dündar, Bedri Baykam, Ertuğrul Özkök, Cengiz Çandar, Oral Çalışlar, Can Dündar, Mustafa Balbay, Ümit Zileli, Levent Kırca, Tuncay Özkan, Tufan Türenç, Enver Aysever, Fehmi Koru, Cem Küçük, Selami Öztürk, Eren Eğilmez, İsmail Saymaz, Ahmet Şık, Hilmi Hacaloğlu, Mustafa Hoş, Hayri Kozanoğlu, Aydemir Güler, Tunç Sipahi, Sinan Engin, Ertem Şener, ROK, Ahmet Çakar, Serhat Ulueren, Gürcan Bilgiç, Onur Belge, Adnan Aybaba, Ümit Özat, Lube Ayar, Ebru Köksaldı ve şu an hatırlayamadıklarımız…

Sizler adi suç davalarının kardeşlerisiniz. Sayenizde şike, yolsuzluk gibi adi suçlar legalleşmekle kalmadı kurumsallaştı.

Ne mutlu bu ülkeye ki adi suç işleyenleri kahraman ilan ederek omuzlara alıp düşman ve komplo biçip diken faşist yığınlara sahip! Her biri kahraman! 90’ların o meşhur sloganı ile: Türkiye sizinle gurur duyuyor!

Reply · Report Post